Evliliğinizde önemli sorunlar yaşamaya başladınız. Sakın panik yapmayın ve uzmanların önerilerini dinleyerek mutluluğa ulaşın.
Eşlerden birinin hatasıyla başlayan süreç, karşılıklı hataların yapılmasıyla ve hatalı bir davranışın bir diğer hatalı davranışa veya tutuma yol açmasıyla ilerler. Çözümün, karşılıklı çabalarla oluşturulması gerekir.
Sorunların çözümü esnasında eşlerden biri profesyonel yardım almayı reddediyorsa ki bu durum ülkemizde çoğunlukla “Sorun sende, sen git” şeklinde yaşanır, o zaman eşler mevcut sorunun yüklediği stresle daha doğru bir şekilde mücadele etmek için bireysel olarak profesyonel yardım alabilirler.
‘Benim hiçbir problemim yok’
Ancak unutulmamalıdır ki, eşlerden birinin açıkça daha çok hatalı olduğunun görüldüğü durumlarda bile, örneğin aşırı alkol aldığı zamanlarda, davranışları kontrol etme güçlüğü çeken bir eş olabilir bu, yine her iki eşin de katkısı gerekir. “Benim sorunum yok, sen git” diyen eşlerin, sorunlu bir eşe sahip olmanın da psikiyatrik yardım almayı gerektiren bir sorun olduğunu unutmamaları gerekir. Hatta daha ötesi, sorunlu bir eşi olduğunu düşünen bir eşe sahip olmak da bir sorundur. Diğer yandan birçok zaman sorun eşlerden birinde olmaktan çok, eşler arasındaki ilişki biçimindedir. İlişki biçimi değiştirildiğinde sorun ortadan kalkar veya en az düzeye iner.
İletişim eksikliği ilişkiyi bitirir
Sorunlar elbette çok çeşitli fakat iletişimsizlik, iletişim eksikliği ve iletişim hataları oldukça önemli. Yapılan araştırmalar farklı cinslerin iletişim kurma tarzlarının da farklı olduğunu göstermektedir. Eşinizi eleştirmek veya hayal kırıklığı yaşamak yerine, eşinizle nasıl iletişim kurduğunuzu ve nasıl kurmanız gerektiğini öğrenebilirsiniz. Ve böylece karşınızdakinin söylediklerinizi anlamasını sağlayabilirsiniz. Siz ve eşiniz aynı sözcükleri kullanıyor olsanız bile, çoğu kez kendinizi farklı bir dil konuşuyormuş gibi hissedersiniz. Herkes, eşini kendi konuştuğu dilin doğru olduğu varsayımına dayanarak yargılar: “Yine neden konuşmuyorsun?” diyen kadına kocası, “Ne oldu? Yine konuşmaya başladın” diyebilir. Aile terapisiyle, tüm bu sorunların üstesinden gelmek mümkündür.
Eski defterleri tekrar açmak ilişkinize büyük zarar verir
Birbirinizle konuşmayı alışkanlık haline getirin. Bunun için mümkünse bir zaman belirleyin.
Aşağıdaki soruları sormaktan çekinmeyin:
- Yaptığım bazı şeyler seni rahatsız ediyor mu?
- Birbirimiz için daha fazla neler yapabiliriz?
- Birlikte en son ne zaman gülüp eğlendik?
- Farklılıklarımızı birbirimizi rahatsız etmeden nasıl yaşayabiliriz?
- Bir konuda tartışmak zorunda kalırsanız sadece o andaki sorunu ele alın, geçmiş konuları açmayın.
- Tartışma sırasında “Sen hep…”Sen her zaman… Sen hiç…” gibi cümleler kullanmayın.
- Davranışı veya tutumu eleştiren, kişiye ve kişiliğe yönelik eleştirilerden kaçının.
- Gerektiğinde bir uzmana başvurarak, profesyonel yardım almaktan çekinmeyin.
Eşlerden birinin hatasıyla başlayan süreç, karşılıklı hataların yapılmasıyla ve hatalı bir davranışın bir diğer hatalı davranışa veya tutuma yol açmasıyla ilerler. Çözümün, karşılıklı çabalarla oluşturulması gerekir.
Sorunların çözümü esnasında eşlerden biri profesyonel yardım almayı reddediyorsa ki bu durum ülkemizde çoğunlukla “Sorun sende, sen git” şeklinde yaşanır, o zaman eşler mevcut sorunun yüklediği stresle daha doğru bir şekilde mücadele etmek için bireysel olarak profesyonel yardım alabilirler.
‘Benim hiçbir problemim yok’
Ancak unutulmamalıdır ki, eşlerden birinin açıkça daha çok hatalı olduğunun görüldüğü durumlarda bile, örneğin aşırı alkol aldığı zamanlarda, davranışları kontrol etme güçlüğü çeken bir eş olabilir bu, yine her iki eşin de katkısı gerekir. “Benim sorunum yok, sen git” diyen eşlerin, sorunlu bir eşe sahip olmanın da psikiyatrik yardım almayı gerektiren bir sorun olduğunu unutmamaları gerekir. Hatta daha ötesi, sorunlu bir eşi olduğunu düşünen bir eşe sahip olmak da bir sorundur. Diğer yandan birçok zaman sorun eşlerden birinde olmaktan çok, eşler arasındaki ilişki biçimindedir. İlişki biçimi değiştirildiğinde sorun ortadan kalkar veya en az düzeye iner.
İletişim eksikliği ilişkiyi bitirir
Sorunlar elbette çok çeşitli fakat iletişimsizlik, iletişim eksikliği ve iletişim hataları oldukça önemli. Yapılan araştırmalar farklı cinslerin iletişim kurma tarzlarının da farklı olduğunu göstermektedir. Eşinizi eleştirmek veya hayal kırıklığı yaşamak yerine, eşinizle nasıl iletişim kurduğunuzu ve nasıl kurmanız gerektiğini öğrenebilirsiniz. Ve böylece karşınızdakinin söylediklerinizi anlamasını sağlayabilirsiniz. Siz ve eşiniz aynı sözcükleri kullanıyor olsanız bile, çoğu kez kendinizi farklı bir dil konuşuyormuş gibi hissedersiniz. Herkes, eşini kendi konuştuğu dilin doğru olduğu varsayımına dayanarak yargılar: “Yine neden konuşmuyorsun?” diyen kadına kocası, “Ne oldu? Yine konuşmaya başladın” diyebilir. Aile terapisiyle, tüm bu sorunların üstesinden gelmek mümkündür.
Eski defterleri tekrar açmak ilişkinize büyük zarar verir
Birbirinizle konuşmayı alışkanlık haline getirin. Bunun için mümkünse bir zaman belirleyin.
Aşağıdaki soruları sormaktan çekinmeyin:
- Yaptığım bazı şeyler seni rahatsız ediyor mu?
- Birbirimiz için daha fazla neler yapabiliriz?
- Birlikte en son ne zaman gülüp eğlendik?
- Farklılıklarımızı birbirimizi rahatsız etmeden nasıl yaşayabiliriz?
- Bir konuda tartışmak zorunda kalırsanız sadece o andaki sorunu ele alın, geçmiş konuları açmayın.
- Tartışma sırasında “Sen hep…”Sen her zaman… Sen hiç…” gibi cümleler kullanmayın.
- Davranışı veya tutumu eleştiren, kişiye ve kişiliğe yönelik eleştirilerden kaçının.
- Gerektiğinde bir uzmana başvurarak, profesyonel yardım almaktan çekinmeyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder